Kendi içinde sayısız dünyayı barındıran en kıymetli mobilya kuşkusuz kitaplıktır. Elinizi her uzattığınızda yeni bir dünyanın kapısını açacak kitaplara ev sahipliği yapan kitaplık rafları hak ettikleri değeri yansıtan incelikli dekoratif özellikleriyle de yaşam alanlarımızda önemli bir yer tutar.
Ahşap oymalı, heybetli klasik kitaplıklar entelektüel bir ortamın demirbaşı olarak hafızalarımızdaki tazeliğini koruyor, öte yandan endüstriyel dekorasyon tarzıyla birlikte bazı çağdaş kütüphaneler bile metal ve ahşaptan oluşan raf sistemlerine geçti. Evinizde veya iş yerinizde uyguladığınız dekorasyon stili ne tür bir kitaplık edinmeniz gerektiğine dair anahtarı da elinize vermiş oluyor aslında.



Kitaplıkların biçimi değişip eski kalıplarından sıyrıldıkça raflar daha minimal, kenarlıksız hâle geldi. Bu da kitap desteklerinin yaygınlaşmasını, tasarımlarının göz alıcı şekillerde yenilenmesini sağladı. Mermer, metal gibi ağır malzemelerden yapılan kitaplık rafı destekleri dekorasyonda göz ardı edilemeyecek bir ağırlık kazanıyor.
2025 Şubat’ında gösterime giren Brutalist filmindeki sıradışı ev kütüphanesi de bu minimal örneklerin en dikkate değer olanlarından. Ünlü Macar, brutalist mimar Lazslo Toth’un ABD’ye göçmeyi başardığı dönemde yeniden keşfedilmesini sağlayan bu kütüphane çok ışık alan bir odada kitapları koruyacak gölgelik özelliği de taşıyan kapaklar ve kendi tasarladığı bir okuma koltuğuyla dönemin tasarımcılarını hayrete düşürmüştü. Filmi izleyecek olanlar detaylara ulaşabilir, ama genel görünüş de fotoğraflarda izlenebilir. Maksimalist ve klasik Amerikalılar için oldukça çarpıcı olmalı bu tercih.


Kitaplıkların oturma odalarımız ve iş yerlerimizdeki kadar önem arz ettiği bir alan daha var, o da kuşkusuz çocuk odası. Okuma alışkanlığının büyük çoğunlukla çocukluk çağlarında kazanıldığını düşünürsek bebekliğinden itibaren çocukların odalarında yaşlarına, boylarına ve ruhlarına hitap eden kitaplıklar yerleştirilmesi çok önemli. Montessori kitaplıklarının çocuğun uzanabileceği yüksekliği ile kitap kapaklarını görmelerini sağlayan yayvan yapısı en ideal çözümlerden biri, keza çocuklar kapaklarını gördükleri kitaplarla daha fazla bağ kurup onları daha fazla inceliyorlar. Ayrıca İskandinav tarzı duvar raflarından ve hatta mutfak teleklerinden hazırlanacak kitap rafları uygun ve çok ağır olmayan kitap destekleriyle çocuk odalarında rahatlıkla kullanılabilir.









İş yerlerinde sıra dışı kitaplık çözümleri üretmek mümkün. Bir sütun etrafında dönen raflar ile sarkıtma raflar bunlara örnek. Çalışma odalarımızdaki kitaplıklar aynı zamanda bizim kültürel ve entelektüel alt yapımızı gösteren birer prestij abidesidir. Bu nedenle kitaplıklara yalnızca içi doldurulması gereken dekorasyon unsurları olarak değil, kimliğimizi yansıtan bir dost gibi bakmak ve buna göre bir tasarım seçmek önemli, nitekim ‘bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim’ özdeyişi en çok da raflarınız doldurduğumuz kitaplarımız için geçerli.


Yorum bırakın